Kurumsal Verimlilik Nedir
Page 1 of 1
Kurumsal Verimlilik Nedir
Kurumsal Verimlilik Nedir
Subjektif bir kavram olan verimliliği tam bir ve net olarak anlatan bir tanımlama bulamadım. Bu nedenle kendi tanımımı ben yapacağım.
Verim, vermekten gelen ve kullanılan girdiler karşılığında alınan çıktının miktarını gösteren subjektif bir kavramdır. Diyelim 10 birim doğalgaz ile 12 birim elektrik üretiyorsunuz. 10=12, sizin verim değerinizdir. Çıktı 12 birimin altında düştüğünde veriminiz azalmış, tersinde artmış demektir.
Verim subjektiftir çünkü teknolojik ilerlemeler, firmalarda yapılan geliştirmeler, önceden verimli olan bazı fonksiyonları yeniler ile kıyaslandığında verimsiz hale getirebilir.
Yeni teknoloji motorların enerji verimliliği eskilerine kıyas ile çok daha yüksektir. Eski motorlar artık verimsizdir. Gelecekte de bugünün motorları verimsiz olacaklardır.
Bir restaurant açmaya karar verdiniz, yaptığınız satış tahminleri ortalama günlük ziyaretçilerin 200 kişi olacağını belirtiyor. 200 kişilik bir restaurant dizayn ettiniz. Mutfağınız, servis alanınız, depolarınız, personeliniz 200 müşteriye göre dizayn edildi. Restaurantınıza ortalama günlük 100 müşteri geliyor ise verimsiz bir restauranta sahip olduğunuzu söyleyebiliriz. Hemen yanıbaşınızdaki 50 kişilik restaurant 50 kişiyi doldururken size 100 kişi gelmesine rağmen diğeri para kazanırken siz kazanamazsınız.
Hizmet işletmeleri gibi imalat ve sanayi işletmeleri de belirli satış beklentilerine dayanarak hesaplanan imalat kapasitelerine göre kurulurlar. Bir imalat işletmesini sabah 9 akşam 6 çalıştırıyorsanız, yani 7 gün 24 saat çalıştırmıyorsanız verimsiz kullanıyorsunuz demektir. Diğer bir deyiş ile makinalarınızın amortismanı, kiranız, genel giderleriniz size 3 misli pahalıya gelir. İmalat işletmelerinde en önemli şeylerden biri kapasiteyi full doldurmak, eksik kapasite ile çalışmamaktır. Bu sebepledir ki pek çok işletme ikinci, üçüncü markalarını oluşturup aynı tesiste üreterek kapasiteyi doldurma yoluna giderler.
Schindler Asansör fabrikasını kapattığımızda sattığımız her asansörün satış fiyatının 4 mislinden fazla imalat maliyeti bulunmakta idi. Öyle ya ayda örneğin 100 asansör üretmek üzere tasarlanmış bir tesiste 30 asansör üretirseniz başınıza gelecek olan şey budur.
İmalat işletmelerinde verimsizliğe neden olan en önemli noktalardan bir tanesi de atıklardır.
Atık, parasını vererek satın aldığınız hammaddedir. Ne kadar fazla atık üretiyorsanız o derece yüksek verimsizlik ile çalışıyorsunuz demektir.
Enerji verimliliği de, ülkemizde en ihmal edilen konulardan bir tanesidir. Binalar yıllarca yalıtım yapılmadan kullanıldılar, yıllarca % 30 dan fazla enerji israfı yapılarak ısıtıldılar. Türk insanı önümüzdeki 10 yıldaki elde tutma maliyetine değil şu anda cebinden çıkacak paraya baktığı için bu yatırımları yapmadı. Hala pek çok yerde imalatı bile yasaklanmış, eski klasik ampüller kullanıldığını görüyorum. Bunlar 100 watt harcıyor 97 watt ısı 3 watt ışık enerjisi üretiyor, yeni teknoloji led ampüllerin 30 misli fazla enerji sarf ediyorlar ama kullanılıyorlar.
Personel verimliliği de tartışmasız firmalardaki en önemli çalışma alanlarından bir tanesi. Mutlu personel verimli çalışıyor, motivasyonu olmayan personel verimsiz çalışıyor, personel motivasyonu müşteri memnuniyetinin en önemli fonksiyonu. Memnun müşteri de firmaya kazanç bırakıyor, dolayısı ile personel motivasyonu, firmamızın endirektte olsa uzun vadede karlılığını etkileyen önemli kalemlerden bir tanesi.
PERSONEL MOTİVASYONU=MÜŞTERİ MEMNUNİYETİ
MÜŞTERİ MEMNUNİYETİ=BOL SATIŞ VE HİSSEDARLARIN MEMNUNİYETİ
Türk firmalarının neredeyse tamamında verimliliğe yeterince önem verilmemektedir. Verimlilik, giderlerin kısılması olarak görülmektedir. Telefon, yemek, yol, seyahat ikram giderlerini kısarsınız bazı alanlarda aydınlatmayı ısıtma/soğutmayı kaparsınız, reklam bütçenizi tırpanlarsınız verimliliği kısa vadede arttırırsınız ama uzun vadede firmanızı küçültmeye başlarsınız. Verimlilik kesinlikle bir maliyet kısma operasyonu değildir. Elbette bozulan ve eskisi kadar kar edemeyen iş modelleri maliyet kısma operasyonunu yaparak ayaklarını yorganlarına göre uzatmalılar ama verimlilik bu değildir.
Gerçek verimlilik artışı için bazı harcamalar yapmak gerekir ve bunlar size tasarruf, daha çok satış, daha fazla kazanç olarak geri dönerler.
Örneğin Google’a Adwords vereceğiniz yerde SEO yapar organik arama ile ücretsiz bulunmaya çalışırsınız. Veya reklam bütçenizi kısma mecburiyetiniz var ise PR bütçenizi arttırırsınız. Uzaktaki makinalarınıza RF (uzaktan erişim) bağlantı yatırımları yapar, personel ziyaret sıklıklarını minimuma indirirsiniz. İmalatta kullanılan bir parçayı önce boyayıp sonra keseceğinize önce keser sonra boyar boya tasarrufu sağlarsınız. Araçlara takip sistemi takarak satıcı verimliliği ölçersiniz, gibi gibi
Pek çok işletme ERP sistemlerini yeterince düzgün entegre etmediklerinden dolayı olması gerekenden daha fazla personel ile çalışıyorlar.
Pek çok zincir banka, olması gerekenden daha fazla sayıda şube ile çalışıyor
Pek çok emlak profesyoneli, artık tabelanın fazla bir önemi kalmadığı halde yüksek kiralar vererek ön cephelerde dükkan ve ofisler tutuyorlar
Pek çok satış & pazarlama yöneticisi, dijital medya yerine hedef kitlesinin çoğuna ulaşamayan yazılı ve görsel konvansiyonel medya da firmasının kaynaklarını boşuna harcamaya devam ediyor.
Bankalar, aralarında bir birlik sağlayamadıklarından her bankanın kendi ATM makinesi, yan yana 4-5 tane ATM makinesi gereksizliğini yaşamaktayız.
Taksilerde birden çok taksimetre açma ve birden çok kişi kullanma imkanı olmadığı için tek kişi taksi tutuyoruz. Biri yağmurda beklerken diğeri tek başına taksi ile gidiyor.
Şehirler arası yollarımız cetvel gibi düz yapılamadığından 100 km kuş uçum mesafesini 250 km olarak gidiyoruz, çünkü diğerinin kamulaştırma ve inşaat maliyetleri çok daha yüksek.
Kağıt yerine elektronik para hala hayatımıza giremedi
Personele sürekli ödediğiniz %50 veya %100 zamlı mesailer firma için birer verimsizlik kaynağıdırlar.
Gereksiz yere cc ye konulan mailler birer verimsizlik kaynağıdırlar.
Gereğinden az veya gereğinden çok kullanılan her şey bir verimsizlik kaynağıdır.
Çalıştığım bir müşteri firmasında akşam mesai 18:00 de bitmesine rağmen tüm personel sanki anlaşmış gibi 19:30 a kadar fazla mesai yapmayı alışkanlık haline getirmişlerdi. 17:30 da dışarıdan kebaplar söyleniyor, 45 dakika yemek molası veriliyor 45 dakika çalışılıyor ardından herkes taksilere atlayarak evine dönüyor üstüne üstlük bir de fazla mesai parası alıyorlardı. İlk iş bunu durdurduğumda en çok içerleyen kişiler yine bu personel olmuştu.
Aşağıda göreceğiniz grafik, müşterimiz olan bir hizmet işletmesine aittir. X ekseni çalışılan saatleri, Y ekseni ise o saatler arası yapılan ciroyu göstermektedir.
Premdor kapı firmasının kurumsal verimlilik artışı çalışması na bağladığımızda ilk fark ettiğim şeylerden biri; imal edilen kapıların yüksekliğinin %90 oranında 205 cm, % 10 oranında ise 210 cm olması idi. Stok optimizasyonu nedeni ile tüm çatkılar (kapının dış çerçevesi) 210 cm alınıyor ve % 90 ının 5 er cm i kesilerek personel tarafından evlerine yakacak malzemesi olarak götürülüyordu. Çatkı denen bu ahşap 5×5 lik çıtalar eğrilip deforme olmaması için özel olarak imal edilen, 20 şer cm lik parçalardan finger-joint denilen bir teknik ile birleştirilen ve Ukrayna dan Ton başına maliyet ile ithal edilen ürünlerdi. Çatkıların % 90 ını artık 205 cm sipariş ederek, 210 cm liklerde ise biraz fazla stok bulundurarak sadece bu kalemde % 2 tasarruf sağladık.
Firmanın % 20 kar marjı ile çalıştığını var sayarsanız % 2 lik bu tasarrufun firmanın net karını % 10 arttırdığını görebilirsiniz. Herkesin gözüne küçük görünen ve o kadar mühendisin önemsenmemiş olduğu bu konu bir anda karlılığı %10 arttırmıştır.
Bu tür küçük ama büyük konular işletmelerin gözünden pek çok kez kaçmaktadır.
Aşağıdaki grafik, başka bir müşterimize ait olan satış grafiğidir. Logaritmik trend eğrisine bakıldığında satış grafiğinin nasıl düştüğü görülebilmektedir. Pazar analizi yaptığımızda rakip iki firmanın fiyatlarını gizli gizli aşağıya çektiklerini,, bizim bunu fark etmediğimizi, bizimle görüşen müşterilerin % 60 ının daha sonra bu iki rakip firmayı tercih ettiklerini tespit ettik. Biz de şu anda benzer önlemler geliştiriyoruz.
Çalışmış olduğum pek çok firmanın devlet teşviklerinden yararlanma imkanı olduğu halde yararlanmadığı için bazı tasarrufları sağlayamadığını da görüyorum.
İşkur teşvikleri bunlardan bir tanesidir. Yapılması zor ve risklidir, cezaları vardır bu nedenle firmalar birkaç kez denedikten sonra yapmamayı seçmektedirler. Ancak biz, iş ortaklarımız ile bulduğumuz bir yol ve geliştirdiğimiz bir metodoloji sayesinde bu riskleri bertaraf edebilmeyi mümkün kıldık ve çıkabilecek tüm riskleri biz üstlendik. 20 kişiden fazla işçi çalıştıran ve SSK borcu olmayan firmalarda kesin tasarruflar sağladık.
Bu şekilde bir zincir mağazalar firmasına yıllık 4 Milyon TL, bir otomotiv firmasına yıllık 8 Milyon TL, bir imalatçı/perakendeci sanayi firmasına da yıllık 2,5 Milyon TL tasarruf sağlatabildik. Kosgeb teşviklerinden uluslararası vergi optimizasyonundan kullanmış oldukları kredi modellerini değiştirmeye kadar firmaların verimliliklerinde pek çok artış yapabilmek mümkün.
Pek çok firmanın stokları, alacakları, imalat planlamaları, lojistik fonksiyonları, başlı başına verimsizlik alanlarıdır.
Verimlilik, firmaların cebindeki kullanmadıkları para gibidir. Rekabet arttıkça verimliliğin önemi de artmaktadır.
Otomasyon, entegrasyon, sürekli ölçümleme, bilgisayarın her alanda kullanımı, verimliliğin olmaz ise olmaz koşullarındandır.
Donusumyonetimi.com
Subjektif bir kavram olan verimliliği tam bir ve net olarak anlatan bir tanımlama bulamadım. Bu nedenle kendi tanımımı ben yapacağım.
Verim, vermekten gelen ve kullanılan girdiler karşılığında alınan çıktının miktarını gösteren subjektif bir kavramdır. Diyelim 10 birim doğalgaz ile 12 birim elektrik üretiyorsunuz. 10=12, sizin verim değerinizdir. Çıktı 12 birimin altında düştüğünde veriminiz azalmış, tersinde artmış demektir.
Verim subjektiftir çünkü teknolojik ilerlemeler, firmalarda yapılan geliştirmeler, önceden verimli olan bazı fonksiyonları yeniler ile kıyaslandığında verimsiz hale getirebilir.
Yeni teknoloji motorların enerji verimliliği eskilerine kıyas ile çok daha yüksektir. Eski motorlar artık verimsizdir. Gelecekte de bugünün motorları verimsiz olacaklardır.
Bir restaurant açmaya karar verdiniz, yaptığınız satış tahminleri ortalama günlük ziyaretçilerin 200 kişi olacağını belirtiyor. 200 kişilik bir restaurant dizayn ettiniz. Mutfağınız, servis alanınız, depolarınız, personeliniz 200 müşteriye göre dizayn edildi. Restaurantınıza ortalama günlük 100 müşteri geliyor ise verimsiz bir restauranta sahip olduğunuzu söyleyebiliriz. Hemen yanıbaşınızdaki 50 kişilik restaurant 50 kişiyi doldururken size 100 kişi gelmesine rağmen diğeri para kazanırken siz kazanamazsınız.
Hizmet işletmeleri gibi imalat ve sanayi işletmeleri de belirli satış beklentilerine dayanarak hesaplanan imalat kapasitelerine göre kurulurlar. Bir imalat işletmesini sabah 9 akşam 6 çalıştırıyorsanız, yani 7 gün 24 saat çalıştırmıyorsanız verimsiz kullanıyorsunuz demektir. Diğer bir deyiş ile makinalarınızın amortismanı, kiranız, genel giderleriniz size 3 misli pahalıya gelir. İmalat işletmelerinde en önemli şeylerden biri kapasiteyi full doldurmak, eksik kapasite ile çalışmamaktır. Bu sebepledir ki pek çok işletme ikinci, üçüncü markalarını oluşturup aynı tesiste üreterek kapasiteyi doldurma yoluna giderler.
Schindler Asansör fabrikasını kapattığımızda sattığımız her asansörün satış fiyatının 4 mislinden fazla imalat maliyeti bulunmakta idi. Öyle ya ayda örneğin 100 asansör üretmek üzere tasarlanmış bir tesiste 30 asansör üretirseniz başınıza gelecek olan şey budur.
İmalat işletmelerinde verimsizliğe neden olan en önemli noktalardan bir tanesi de atıklardır.
Atık, parasını vererek satın aldığınız hammaddedir. Ne kadar fazla atık üretiyorsanız o derece yüksek verimsizlik ile çalışıyorsunuz demektir.
Enerji verimliliği de, ülkemizde en ihmal edilen konulardan bir tanesidir. Binalar yıllarca yalıtım yapılmadan kullanıldılar, yıllarca % 30 dan fazla enerji israfı yapılarak ısıtıldılar. Türk insanı önümüzdeki 10 yıldaki elde tutma maliyetine değil şu anda cebinden çıkacak paraya baktığı için bu yatırımları yapmadı. Hala pek çok yerde imalatı bile yasaklanmış, eski klasik ampüller kullanıldığını görüyorum. Bunlar 100 watt harcıyor 97 watt ısı 3 watt ışık enerjisi üretiyor, yeni teknoloji led ampüllerin 30 misli fazla enerji sarf ediyorlar ama kullanılıyorlar.
Personel verimliliği de tartışmasız firmalardaki en önemli çalışma alanlarından bir tanesi. Mutlu personel verimli çalışıyor, motivasyonu olmayan personel verimsiz çalışıyor, personel motivasyonu müşteri memnuniyetinin en önemli fonksiyonu. Memnun müşteri de firmaya kazanç bırakıyor, dolayısı ile personel motivasyonu, firmamızın endirektte olsa uzun vadede karlılığını etkileyen önemli kalemlerden bir tanesi.
PERSONEL MOTİVASYONU=MÜŞTERİ MEMNUNİYETİ
MÜŞTERİ MEMNUNİYETİ=BOL SATIŞ VE HİSSEDARLARIN MEMNUNİYETİ
Türk firmalarının neredeyse tamamında verimliliğe yeterince önem verilmemektedir. Verimlilik, giderlerin kısılması olarak görülmektedir. Telefon, yemek, yol, seyahat ikram giderlerini kısarsınız bazı alanlarda aydınlatmayı ısıtma/soğutmayı kaparsınız, reklam bütçenizi tırpanlarsınız verimliliği kısa vadede arttırırsınız ama uzun vadede firmanızı küçültmeye başlarsınız. Verimlilik kesinlikle bir maliyet kısma operasyonu değildir. Elbette bozulan ve eskisi kadar kar edemeyen iş modelleri maliyet kısma operasyonunu yaparak ayaklarını yorganlarına göre uzatmalılar ama verimlilik bu değildir.
Gerçek verimlilik artışı için bazı harcamalar yapmak gerekir ve bunlar size tasarruf, daha çok satış, daha fazla kazanç olarak geri dönerler.
Örneğin Google’a Adwords vereceğiniz yerde SEO yapar organik arama ile ücretsiz bulunmaya çalışırsınız. Veya reklam bütçenizi kısma mecburiyetiniz var ise PR bütçenizi arttırırsınız. Uzaktaki makinalarınıza RF (uzaktan erişim) bağlantı yatırımları yapar, personel ziyaret sıklıklarını minimuma indirirsiniz. İmalatta kullanılan bir parçayı önce boyayıp sonra keseceğinize önce keser sonra boyar boya tasarrufu sağlarsınız. Araçlara takip sistemi takarak satıcı verimliliği ölçersiniz, gibi gibi
Pek çok işletme ERP sistemlerini yeterince düzgün entegre etmediklerinden dolayı olması gerekenden daha fazla personel ile çalışıyorlar.
Pek çok zincir banka, olması gerekenden daha fazla sayıda şube ile çalışıyor
Pek çok emlak profesyoneli, artık tabelanın fazla bir önemi kalmadığı halde yüksek kiralar vererek ön cephelerde dükkan ve ofisler tutuyorlar
Pek çok satış & pazarlama yöneticisi, dijital medya yerine hedef kitlesinin çoğuna ulaşamayan yazılı ve görsel konvansiyonel medya da firmasının kaynaklarını boşuna harcamaya devam ediyor.
Bankalar, aralarında bir birlik sağlayamadıklarından her bankanın kendi ATM makinesi, yan yana 4-5 tane ATM makinesi gereksizliğini yaşamaktayız.
Taksilerde birden çok taksimetre açma ve birden çok kişi kullanma imkanı olmadığı için tek kişi taksi tutuyoruz. Biri yağmurda beklerken diğeri tek başına taksi ile gidiyor.
Şehirler arası yollarımız cetvel gibi düz yapılamadığından 100 km kuş uçum mesafesini 250 km olarak gidiyoruz, çünkü diğerinin kamulaştırma ve inşaat maliyetleri çok daha yüksek.
Kağıt yerine elektronik para hala hayatımıza giremedi
Personele sürekli ödediğiniz %50 veya %100 zamlı mesailer firma için birer verimsizlik kaynağıdırlar.
Gereksiz yere cc ye konulan mailler birer verimsizlik kaynağıdırlar.
Gereğinden az veya gereğinden çok kullanılan her şey bir verimsizlik kaynağıdır.
Çalıştığım bir müşteri firmasında akşam mesai 18:00 de bitmesine rağmen tüm personel sanki anlaşmış gibi 19:30 a kadar fazla mesai yapmayı alışkanlık haline getirmişlerdi. 17:30 da dışarıdan kebaplar söyleniyor, 45 dakika yemek molası veriliyor 45 dakika çalışılıyor ardından herkes taksilere atlayarak evine dönüyor üstüne üstlük bir de fazla mesai parası alıyorlardı. İlk iş bunu durdurduğumda en çok içerleyen kişiler yine bu personel olmuştu.
Aşağıda göreceğiniz grafik, müşterimiz olan bir hizmet işletmesine aittir. X ekseni çalışılan saatleri, Y ekseni ise o saatler arası yapılan ciroyu göstermektedir.
- Saat 12:00 den önce işletme, 1,5 yıl boyunca toplam 18.000 TL ciro yapmıştır.
- Saat 23:00 den sonra işletme, 1,5 yıl boyunca toplam 14.000 TL ciro yapmıştır.
- Saat 12 den önce ve 23 ten sonra çalıştırılan personelin ücret ve fazla mesai ödemesi cironun kat be kat üstündedir. Elektrik, ısıtma, soğutma giderleri hariç.
- İşletmenin çalışma saatleri 12:00 – 23:00 olarak değiştirilerek buradaki personel başka alanlara kaydırılınca karlılıkta % 20 civarında bir verim artışı getirmektedir.
Premdor kapı firmasının kurumsal verimlilik artışı çalışması na bağladığımızda ilk fark ettiğim şeylerden biri; imal edilen kapıların yüksekliğinin %90 oranında 205 cm, % 10 oranında ise 210 cm olması idi. Stok optimizasyonu nedeni ile tüm çatkılar (kapının dış çerçevesi) 210 cm alınıyor ve % 90 ının 5 er cm i kesilerek personel tarafından evlerine yakacak malzemesi olarak götürülüyordu. Çatkı denen bu ahşap 5×5 lik çıtalar eğrilip deforme olmaması için özel olarak imal edilen, 20 şer cm lik parçalardan finger-joint denilen bir teknik ile birleştirilen ve Ukrayna dan Ton başına maliyet ile ithal edilen ürünlerdi. Çatkıların % 90 ını artık 205 cm sipariş ederek, 210 cm liklerde ise biraz fazla stok bulundurarak sadece bu kalemde % 2 tasarruf sağladık.
Firmanın % 20 kar marjı ile çalıştığını var sayarsanız % 2 lik bu tasarrufun firmanın net karını % 10 arttırdığını görebilirsiniz. Herkesin gözüne küçük görünen ve o kadar mühendisin önemsenmemiş olduğu bu konu bir anda karlılığı %10 arttırmıştır.
Bu tür küçük ama büyük konular işletmelerin gözünden pek çok kez kaçmaktadır.
Aşağıdaki grafik, başka bir müşterimize ait olan satış grafiğidir. Logaritmik trend eğrisine bakıldığında satış grafiğinin nasıl düştüğü görülebilmektedir. Pazar analizi yaptığımızda rakip iki firmanın fiyatlarını gizli gizli aşağıya çektiklerini,, bizim bunu fark etmediğimizi, bizimle görüşen müşterilerin % 60 ının daha sonra bu iki rakip firmayı tercih ettiklerini tespit ettik. Biz de şu anda benzer önlemler geliştiriyoruz.
Çalışmış olduğum pek çok firmanın devlet teşviklerinden yararlanma imkanı olduğu halde yararlanmadığı için bazı tasarrufları sağlayamadığını da görüyorum.
İşkur teşvikleri bunlardan bir tanesidir. Yapılması zor ve risklidir, cezaları vardır bu nedenle firmalar birkaç kez denedikten sonra yapmamayı seçmektedirler. Ancak biz, iş ortaklarımız ile bulduğumuz bir yol ve geliştirdiğimiz bir metodoloji sayesinde bu riskleri bertaraf edebilmeyi mümkün kıldık ve çıkabilecek tüm riskleri biz üstlendik. 20 kişiden fazla işçi çalıştıran ve SSK borcu olmayan firmalarda kesin tasarruflar sağladık.
Bu şekilde bir zincir mağazalar firmasına yıllık 4 Milyon TL, bir otomotiv firmasına yıllık 8 Milyon TL, bir imalatçı/perakendeci sanayi firmasına da yıllık 2,5 Milyon TL tasarruf sağlatabildik. Kosgeb teşviklerinden uluslararası vergi optimizasyonundan kullanmış oldukları kredi modellerini değiştirmeye kadar firmaların verimliliklerinde pek çok artış yapabilmek mümkün.
Pek çok firmanın stokları, alacakları, imalat planlamaları, lojistik fonksiyonları, başlı başına verimsizlik alanlarıdır.
Verimlilik, firmaların cebindeki kullanmadıkları para gibidir. Rekabet arttıkça verimliliğin önemi de artmaktadır.
Otomasyon, entegrasyon, sürekli ölçümleme, bilgisayarın her alanda kullanımı, verimliliğin olmaz ise olmaz koşullarındandır.
Donusumyonetimi.com
Similar topics
» Kurumsal oto ekspertiz
» Kurumsal seo danışmanlığı - Seojenerik.com
» Kurumsal Eğitimler - Pikalite.com
» Kurumsal web tasarım - Sitepatent.com
» Ankara kurumsal temizlik
» Kurumsal seo danışmanlığı - Seojenerik.com
» Kurumsal Eğitimler - Pikalite.com
» Kurumsal web tasarım - Sitepatent.com
» Ankara kurumsal temizlik
Page 1 of 1
Permissions in this forum:
You cannot reply to topics in this forum